Türkiye siyaseti dünya gündemine eş değer bir hareketlilik yaşıyor. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde Cumhurbaşkanı Irak’a gidecek. Irak’ta Bağdat’ta bazı görüşmeler yapacak. Bir ihtimal Bağdat’tan Erbil’e geçecek. Türkmen Cephesi’nden de kendisine Kerkük’ü ziyaret etmesi için açık davet gelmiş durumda.
Mayıs ayının başında ise çok daha önemli bir temasta bulunulacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhtemelen 9 Mayıs’ta Beyaz Saray’a gidecek. Böylece Joe Biden, 4 yıllık başkanlık süresi içerisinde ilk defa Erdoğan’ı kabul etmiş olacak.
Elbette bu gelişmeler uzunca zaman sürdürülen bir siyasetin meyveleri. Şöyle ki Türkiye, İsveç’in NATO üyeliğine karşı çıkıyordu ve NATO üyeliğine onay vermesi karşılığında bazı kazanımlar elde etti. Bunlardan bir tanesi ve belki de en önemlisi F16 satışının onaylanması oldu. Dünya devletleri yaşanan Rusya – Ukrayna ve İsrail – İran savaşlarında gördü ki yeteri ölçüde hava savunması yoksa hiçbir yer güvende değil. Böyle bir iklimde F16’ların satışına onay verilmesi son derece kritik.
“ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE RESMİN TAMAMI ORTAYA ÇIKACAK”
Prof. Dr. Sedat Laçiner, şahsi Youtube kanalı üzerinden yayınladığı son videosunda Türkiye ve ABD arasındaki diplomatik gelişmeler hakkında ilgi çekici tespitlerde bulundu. İlk olarak F16 konusuna değinen uluslararası siyaset uzmanı “Türkiye’ye onlarca F16 gelecek. 0, yeni F16 gelecek. Ayrıca yine onlarca F16’nın da kitleri gelecek ve böylece elimizdeki mevcut F16’lar update edilmiş olacak, yenilenmiş olacak” diye konuştu.
F16 meselesine değindikten sonra ABD – Türkiye ilişkilerinin halihazırı ve geleceği hakkında da yorumda bulunan Laçiner “Ocak ve Şubat ayı içerisinde Türkiye ile Amerika arasında ciddi diplomatik ilişkilerin ikili görüşmelerin yapıldığını gördük. Bunların bir kısmı basına yansıdı bir kısmı yansımadı. Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkilerde çok büyük, radikal değişiklikler yaşanıyor. Bunlar dediğim gibi çok fazla dikkat çekmiyor kamuoyunda ancak önümüzdeki günlerde resmin tamamı ortaya çıkacak. Bunun iç politikaya da dış politikaya da Türkiye’nin askeri politikalarına da yansımaları olacak” iddialarında bulundu.
“DENGEYİ DEĞİŞTİREBİLECEK, ETKİLEYEBİLECEK OLAN AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’DİR”
Türkiye’nin Irak’ı kendisine entegre etmek istediğini ve önceliğinin güvenlik sorunlarını çözmek olduğunun altını çizen Laçiner “Türkiye ile Irak arasında Kalkınma Yolu Projesi gibi veyahut da petrol gaz ticareti gibi çeşitli konularda bir ekonomik entegrasyon, ekonomik işbirliğinin artırılması ve Irak’ın kalkınmasına dönük Irak’ın kalkınması temelli bir politika geliştirmenin peşinde” yorumlarını takipçileriyle paylaştıktan sonra sözlerine “Ancak Türkiye’nin bu politikasına İran’ın bölgedeki gerginliği arttırıcı politikası meydan okuyor. İran’ın gündemiyle Türkiye’nin gündemi bambaşka. Türkiye, Irak’ın kalkınmasını Suriye’nin kalkınmasını isterken İran, şu anda büyük bir savaş verdiğini düşünüyor ve Irak’taki, Suriye’deki, Lübnan’daki, Yemen’deki, Orta Doğu’nun çeşitli bölgelerindeki silahlı güçleriyle karşısındaki düşmanlara karşı bir politika izlediğini düşünüyor. Irak özeline bakıldığında ise İran’ın politikaları ile Türkiye’nin politikaları taban tabana birbirinin zıttı gibi görünüyor. Burada dengeyi değiştirebilecek, etkileyebilecek olan Amerika Birleşik Devletleri’dir” diye devam etti.